
muhteşem yüzyılı kaçırdım. oldu mu şimdi..
ama arkadaşım aradı. ben de "kapat la kapat muhteşem yüzyıl başladı" diyemedim. sesi kapalı izledim bir süre.. ezik miyim neyim niye diyemedim ki..
neyse..
sessiz sessiz izlerken anlayabildiğim kadarıyla önce sülüman, ismi zor olan ve mütemadiyen unuttuğum kadınla yattı. hani future şehzade mustafa'nın annesi.
sonra gitti validesine kızdı, "neden future hürrem gelmedi de bu geldi" dedi.. "bu senin işin biliyorum" dedi.. validesi de "senin iyiliğin için oğlum" falan dedi.
sonra gitti dönekle atıştı. "ne biçim odabaşısın lan sen" falan dedi.. "hani alex lan! hani!" diye bi fırça attı.. ibrahim de muhtemelen "biliyorum bi alex değil ama ne bağırıyon, yatarken iyidi dimi lan yatmasaydın o zaman" demek istedi içinden ama diyemedi..
sonra birkaç devlet meselesi gündeme geldi. bir zamanların ve annemlerin favori dizisi yabancı damattaki dede yine birşeylere bozuldu. ya havle falan çekti..
arada küçük mustafa gelip bu toplantıyı yönetmek istedi. ibrahim de bunu duyunca hemen sunum yapmayı bırakıp dışarı koştu.
ha bi ara da pillow fight yaşandı.
sonra ben volta atmaya başladım.. televizyona bir baktım, bir bakmadım. o yüzden de bi bok anlamadım. sonra reklam oldu ben de tümden kapattım televizyonu..
sonra açtığımda sülüman alex'e yüzük takıyordu.
alexin yüzü, alnından ağzına kadar tülbentle bağlıydı. iyi önlem almıştı sülüman. alex kesin birşey göremiyordu ama elbet parmağına birşey takıldığını hissetti.. sonra ben yine televizyonu kapattım.
neden kapattım bilmiyorum. kapatasım geldi heralde..
dur ya.. hatırladım reklam oldu. reklamdan sonra yine aynı sahneler tekrarlanınca sinirlendim, meğer bitme vakti gelmiş dizinin.. yürüyün gidin lan hep böyle yapıyonuz serzenişleri içerisinde kapattım televizyonu.. sonra telefonu da kapattım, amma konuşmuşuz biz de ha.. manyak mıyız neyiz..
..
neyse sonuç olarak yüzüğü alex kaptı.. böylece ikinci bölüm bitmiş oldu.ben de ilk bölümü ve ikinci bölümün bi kısmını sessiz sinema şeklinde izledikten sonra anladım ki bu dizinin senaryosu harbiden kadın işi.. zaten biliyordum meral okay'ın yazdığını. artık emin oldum.
bir kesim insan gibi "bu ne laaan ecdadımıza hakaret" falan diye bağırmayacağım tabii ki de.. biliyoruz dizi bu, belgesel değil.. belgesel olsa zaten daha hardcore bişey çıkardı ortaya heralde.. hehe..
yani benim sevişme ve içme sıçma muhabbetleriyle bir alıp veremediğim yok.. gani gani olsun, zaten dizi dediğinde hırs+ ihtiras+ entrika dan oluşan sinek üçlüsü olmazsa tutmaz o dizi..
..
neyse benim eleştireceğim nokta şu.. yada şunlar:
1) bu adam (sülüman) babasının öldüğünü öğrendiğinde neden hiç üzülmedi.. yada en azından üzlür gibi yapsaydı.. en azından o gece yatak muhabbetine girmeseydi.
2) niye bu dizi bu kadar yavaş ilerliyor? keşke tahta çıkıştan sonra, hadi tamam ilk icraatlarını (kelle vurdurma ve venediklilere ayar) yaptıktan sonra biraz ileri sarsaydınız ya... hem o zaman padişahın yatak muhabbetlerini de o kadar garipsemezdim bak..
gerçi ilk bölüm tanıtıcı olmaya çalışılmış.. ufak tefek bütün karakterler tanıtılmış. hadi olsun o kadar..
3) tamam kız ecnebi.. ama yani koskoca sultana sülüman demek ne lan.. sülüyman deseydi bari en azından. ordaki y önemli.
yani orda sümbül iyi azarladı.. "be hey bişey bişey.. sen kiiiim sultanın adını sülüüman diye söylemek kim.." hahah
4) neden yine bihterin annesi oynuyor? başka kadın mı kalmadı.. hala bihterin annesi o benim gözümde.
neyse yaa.. bizler de amma hıyar izleyici kitlesiyiz tüm yıkıcı eleştirmen kitle olarak.. ama yani olan olduğu için ben artık yapıcı olamıyorum.. mecburen yıkıyorum.
ama kendime de kızdım yani.. bu ne canım.. birileri ilk defa bu tarz birşey yapıyor bu ülkede (ya da ben ilk defa rastlıyorum) sonra da bık bık ötüyorum.. o olmamış bu olmamış..
insan biraz destek olur.. olcak olcak falan der..
o zaman hemen beğendiğim kısımları da söyleyeyim..
1) pargalı için okan yalabık cuk oturmuş.. yakışıklı falanmış pargalı da öyle diyorlar..
2) alex'in osmanlı'ya getirilme sahnesi hoş olmuş.. gemi sahnesi fena değildi.. sadece konuşmalar bi yabancı bi yerli, tepki çekmeye müsait, ama tabi dil konusunu ayarlamak zor.. aynı şey venediklilerin konuşma bölümleri için de geçerli..
3) süleyman'ın, ormanda dönek tarafından kendisine kılıç verilmek suretiyle padişahlığı devralma sahnesi de çok epikli olmuş..
4) pargalı'nın devşirme oluşunu iç sesiyle anlattığı sahne çok dokunaklıydı, güzeldi.. dönme ibrahim olarak söylediğiniz iyi olmuş.. iyi ki çekinmemişsiniz benim gibi her duyduğuyla dalga geçen insanlardan.hehe..
valla bak..
5) sümbül rolündeki adam çok iyi..
6) çekimler falan güzel.. kıyafetlere de birçok kişi bok atmış ama bence fena değil.. (bihter'in annesinin göğüs dekoltesini azaltın ama.. valide lan o..)
7) şüphe dizisi çok iğrenç. onun iğrenç olmasını da sizin için yapıcı eleştiri olarak kabul ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder